İyi ki internet var. Bir ülkeye gitmeden önce o ülke hakkında, insanlarından kültürüne, gezilip görülecek yerlerinden siyasetine kadar pek çok şeyi öğrenebiliyorsunuz. Elbette bizzat görmek ve uzun süre yaşamak insana çok daha fazla tecrübe katıyor ama başka insanların gözlemleri ile kendi tecrübelerinizi zenginleştirebilirseniz ortaya çok daha iyi bir manzara çıkıyor.
Öncelikle, genel yanlış kanının aksine Gürcistan'da Rusça değil, dünyadaki 14 yazı sisteminden birine sahip olan Gürcüce konuşuluyor. Ülkeye adımınızı attığınız anda, bol kıvrımlı harflerden oluşan, büyük ve küçük harf ayrımı olmayan ve muhtemelen hayatınızda ilk kez karşılaştığınız Gürcü alfabesini görüyorsunuz. Neyse ki, Saakaşvili döneminde tabelalardan kiril alfabesi kaldırılıp latin alfabesi yerleştirilmiş ki, biz yabancılar da nereye gideceğimizi bulabiliyoruz. Tabi tursitik mekanlardan bahsediyorum, onun dışında otobüslerin üzerinde veya yerel lokantalarda yalnızca Gürcü alfabesi kullanılıyor.
Aslında ülkeye gelmeden birkaç hafta önce bu estetik alfabeyi öğrenmeye çalıştım, çat pat okuyorum desem abartmış olmam ama o kadar yavaş okuyorum ki, ben okuyana kadar otobüsler kaçıyor:) Seri bir şekilde okumak için üzerinde çalışmak ve çokça okumak lazım.
Gürcüce, başta Gürcistan olmak üzere civar ülkelerde yalnızca 4 milyon kadar insanın konuştuğu fazlaca bölgesel bir dil. Bu da ülkede yaşayanların dili öğrenme noktasındaki motivasyonunu alıp götürüyor. Alfabesinin zorluğu(inanın hiçbir ortak harf yok, yani şu harf de bizim harflerden şuna benziyor bile diyemiyorsunuz ki zaten görselde mevcut), harflerin telafuzundaki zorluk ve gırtlak sesleri, karmaşık bir gramer yapısı ile, Gürcüce ne yazık ki yabancıların ilgisini çekmiyor. 40 yaş üstü çoğu insanın Rusça'yı iyi bilmesi nedeniyle Rusça öğrenmek insanlara daha avantajlı geliyor. Rusça'nın nispeten beynelmilel olmasına değinmeye pek gerek yok sanırım.
Gürcüler ülkelerine kendi lisanlarında Sakartvelo, milletlerine Kartveli ve lisanlarına da Kartuli diyorlar. Biz Türkler ise Turkuli oluyoruz.
Gürcüce yalnız ve yalnız, Gürcüce'nin kolları olan Lazca, Megrelce ve Svanca ile benziyor. Onun dışında hiçbir lisan ile akrabalığı yok. Elbette yıllarca ülkede hüküm süren Sovyet yönetimi bazı kelimeleri Gürcüce'ye hediye etmiş ama halk pek de fazla olmadığını söylüyor. İki dili de bilmediğimden yorum yapamayacağım.
Türkiye'deki Gürcülerin Gürcücesi ile Gürcistan'da yaşayanların Gürcücesi bazı farklılıklar gösterse de anlaşabildiklerini söylüyorlar. Türkiye Gürcüleri ister istemez Türkçe kelimelerden ve İslami terimlerden etkilenerek dillerini zaman içinde nispeten farklılaştırmışlar. (Unutmadan sıkıştırayım, Acara bölgesi dışında Gürcülerin büyük çoğunluğu Doğu Ortodoks Kilise'sine bağlıdır. Bayrağından da anlaşılacağı gibi ülke Hristiyandır.)
Geleli yaklaşık iki ay oldu ve kulağıma "çanta" kelimesi dışında ortak kelime çarpmadı. Elbette bazı teknik kelimeler(telefon, televizyon,internet...) uluslararası olması hasebiyle aynı. Onun dışında bir de papağan demek "tutikuşi" demek Gürcü lisanında.
Biraz kendime hatıra, biraz da okuyanlara bilgi olsun diye şimdiye kadar öğrendiğim ve sıklıkla kullanmaya çalıştığım üç beş kelimeyi de not düşeyim:
Gamarcoba: Merhaba
Nakhvamdis: Hoşçakal (Buradaki kh boğazdan gelen bir h sesi)
Rogora khar, khargad: Nasılsın, iyiyim
Madloba, didi madloba: Teşekkürler, Çok teşekkürler
Minda, ar minda: İstiyorum, istemiyorum
Vitsi, ar vitsi: Biliyorum, bilmiyorum
Bodişi: Afedersiniz
Diakh, ara: Evet, hayır
Me, şen, çven: Ben, sen, biz
Modi modi: hadi hadi:)
Puri: Ekmek
Sakhli: Ev
Lamazi gogo: Güzel kız
Kartopili: Patates